Çalışmanın konusunu "Fiili Taşıyıcı" (actual carrier) oluşturmaktadır. Taşıyıcı, taşıma sözleşmesinin kurulması ile üstlendiği taşıma işinin ifasını bizzat gerçekleştirebileceği gibi, alt taşıma sözleşmesiyle bir başka kişiye de bırakabilir. İşte taşıma hukukunda, asıl taşıma sözleşmesi gereği tazminat hakkına sahip asıl yükle ilgililerin, taşımayı fiilen gerçekleştiren alt taşıyıcıya doğrudan başvurabilmelerini sağlamak maksadıyla, söz konusu alt taşıyıcı, üstlendiği taşımayı kısmen dahi olsa gerçekleştirmesi şartıyla fiili taşıyıcı olarak kabul edilmiş, ayrıca kendine özgü bir sorumluluk rejiminin muhatabı haline getirilmiştir.
Fiili taşıyıcı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun hem taşıma işleri (m. 888) hem de deniz ticareti kitabında (m. 1191, 1248) özel olarak hükme bağlanmıştır. Türkiye'nin tarafı olduğu CIM (m. 27) ve Montreal Sözleşmesinde de (m. 39) fiili taşıyıcıya yer verilmiştir.
Çalışmada, CMR de dahil olmak üzere, uluslararası anlaşmalarla karşılaştırma suretiyle, Türk taşıma hukuku bakımından fiili taşıyıcının tanımlanması ve kendine özgü sorumluluğunun ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu maksatla kaleme alınan eserde, taşıma sözleşmesine, navlun ve çarter sözleşmelerine, uçak kiralarına, asıl ve alt taşıma ilişkilerine, kimlerin fiili taşıyıcı sayıldığına, fiili taşıyıcının sorumluluğunun şartlarına ve fiili taşıyıcıya yöneltilen sorumluluk davasına değinilmiştir. Çalışmada esas olarak deniz, hava, kara ve demiryoluyla yapılan ulusal ve uluslararası eşya taşımaları incelenmiş olup, multimodal taşımalardan ve yolcu taşımalarından da yeri geldiğinde bahsedilmiştir.