"Çalışmamızın ana maksadı, tıbbi müdahaleler neticesinde veya sağlık kamu hizmetinin yerine getirilmesi esnasında ortaya çıkan zararlardan doğrudan devletin mi yoksa doğrudan ilgili sağlık personelinin mi sorumlu tutulacağı konusunu açıklığa kavuşturmaktır. Zira vatandaş açısından, hekimin yerine devletin birinci derecede sorumlu olması, daha uygun bir durumdur. Çünkü zararın tazmini noktasında, kimi durumlarda kamu görevlisinin gücü tek başına zararın tazmini anlamında yetersiz kalmaktadır. Söz konusu zararın tazmininin devlet tarafından yapılması sağlık personelinin geliri dikkate alındığında daha avantajlı bir durumdur.
Çalışmamızın ana sistematiği gereği öncelikle tıbbi müdahalenin ve sağlık hizmetinin ne olduğu hususu belirtilmiş; daha sonra idarenin bu durumlara göre nasıl sorumlu tutulacağı belirtilmiş, personel açısından görev kusuru-şahsi kusur ayrımı yapılarak, bu konudaki Danıştay'ın ve Yargıtay'ın kararları esas alınarak problem daha ayrıntılı çözümlenmeye çalışılmıştır."
(Giriş'ten)
Çalışmamızın ana sistematiği gereği öncelikle tıbbi müdahalenin ve sağlık hizmetinin ne olduğu hususu belirtilmiş; daha sonra idarenin bu durumlara göre nasıl sorumlu tutulacağı belirtilmiş, personel açısından görev kusuru-şahsi kusur ayrımı yapılarak, bu konudaki Danıştay'ın ve Yargıtay'ın kararları esas alınarak problem daha ayrıntılı çözümlenmeye çalışılmıştır."
(Giriş'ten)