İdarenin denetlenmesi, hukuk devleti ilkesinin temel koşullarından biridir. Kamu gücüne sahip idare karşısında bireyin hak ve özgürlüklerinin korunması ve idari faaliyetlerin aksamadan yürütülebilmesi için, etkili bir denetim zorunludur. Aksi halde keyfi bir idare anlaşıyışından söz edilir. İdarenin denetimi kadar, denetim usulleri ve etkinliği de önemlidir. Şüphesiz, idarenin en etkin denetim yolu yargısal denetimdir. Ancak tarihsel süreç içinde yargısal denetimin denetim yollarının ortaya çıkması zaman almıştır. Yargısal denetimin ortaya çıkması, yargısal olmayan denetim yollarını sona erdirmediği gibi idarenin yargısal olmayan denetim yollarının etkinliğini arttırma arayışı da her zaman olmuştur.

İdarenin yargısal olmayan denetim yollarından biri de, idarenin yasama organı tarafından denetlenmesidir. Bu denetim yolu genellikle yasamanın yürütmeyi denetlemesi şeklinde ifade edilmektedir. Yürütmenin bazı faaliyetlerinin "hükümet fonksiyonu" kapsamıda kaldığı kabul edilmekte ise de, yürütmenin bunun dışında kalan diğer işlem ve eylemleri idare fonksiyonu kapsamında kalmaktadır. Bu nedenle, yürütme organının denetimi, "hükümet fonksiyonu" alanına giren işler istisna tutulur ise, aynı zamanda idarenin denetlenmesi anlamına gelmektedir.
(Giriş'ten)