Çalışmamız iki bölüm üzerinde yoğunlaşacaktır. Birinci bölümde, İdare Hukukunun temel konularından olan ve yine bu hukukun kurallarına göre düzenlenen "kamu hizmeti" kavramı incelenecektir. Kavramın ortaya çıkışı, Türk İdare Hukukunda benimsenen anlayış ve küreselleşme, serbest piyasa ekonomisi ve Avrupa Birliği mevzuatı çerçevesinde kavramın geçirdiği evrim ele alınacaktır. Türkiye, idari sistemini oluştururken olduğu gibi kamu hizmeti teori, rejim ve sistematiğini benimserken de Fransa'dan esinlemiştir. Bu nedenle Kara Avrupası ve Fransa'nın kamu hizmeti anlayışının klasik ve geniş anlamından evrensel hizmete yaptığı yolculuk, Türk kamu hizmeti anlayışındaki değişime de ışık tutacaktır.
Çalışmanın ikinci bölümünde merkezi olarak evrensel hizmet kavramı ele alınacaktır. Temelinde anglo-sakson kökene sahip "evrensel hizmet" kavramı, kendisini doğuran politikaların anlaşılabilmesi için öncelikle yönetim bilimi ve ekonomi politik açılarından incelenecektir. Amerika Birleşik devletlerinde ortaya çıkan evrensel hizmet kavramının ve 1987'den itibaren Avrupa Topluluğu belgelerinde kendine yer almasıyla Türk Hukuku açısından da önemli olan hukuki zemini yerleştirilmeye başlanmıştır. Nitekim Komisyon 1993'te, serbest rekabete zarar vermemek kaydıyla, evrensel hizmetleri garanti altına alacak politika ve hukuki düzenlemelerin bir an önce belirlenmesi gerekliliğinin de altı çizilmiştir. Aynı zamanda, Türk hukuku açısından yepyeni bir kavram olan evrensel hizmetin daha iyi anlaşılabilmesi için kamu hizmeti ile arasındaki fark ve benzerliklerin de tespit edilmesi gerekmektedir. Bugün, kamu hizmetine egemen olan ilkeler olarak karşımıza, eşitlik, değişkenlik ve süreklilik çıkmaktadır. Meccanilik, yani bedelsizlik ilkesi modern toplumların günlük ve sürekli gereksinimlerini devamlı ve düzenli bir şekilde karşılamaya yönelen kamu hizmetlerinin çeşitlenmesi ve gelişen teknoloji ile maliyetlerinin de artması üzerine mutlak ilke olmaktan çıkmıştır. Bununla birlikte, hizmetlerin değişen teknolojik ve sosyal koşullara uyarlanması, yararlananlara (tüketicilerin) hizmetin ayrım gözetmeden ve kesintisiz şekilde sunulması gerekmektedir. Liberalleşme sonucu tüketiciye götürülen hizmetlerin kalitesinde bir düşme olmaması ve bu hizmetlere makul ücretlerle erişim liberalizasyonun da meşruiyetini sağlayan bir ön koşuldur. Ayrıca, evrensel hizmet alanının gerek Türkiye gerekse, Türkiye'nin öncülleri açısından belirlenip, "temel gereksinim" olarak nitelenen ve gelecekte nitelenebilecek olan hizmetler, bu hizmetlerin yürütülme şartları, kalitesi ve tarifesi koşullarının tespit edilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, serbest piyasa ekonomisi kurallarının hâkim olduğu evrensel hizmet alanında, kamusal müdahaleler incelenecektir. Türkiye açısından 5369 sayılı Evrensel Hizmet Kanunu ile 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu evrensel hizmet alanının düzenlenmesinde görevlendirilen Ulaştırma Bakanlığı ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ve rekabet kurallarına açısından denetim yapan Rekabet Kurumu incelenecektir.
Giriş bölümünden